Parkinson Yasası Nedir?

Parkinson Yasası, Cyril Northcote Parkinson tarafından 1955 yılında ortaya atılmış bir ilke olup, "Bir işin tamamlanma süresi, o iş için ayrılan zamanla doğru orantılı olarak uzar" şeklinde özetlenebilir. Yani, bir görev veya iş ne kadar süre verilirse, o işi tamamlamak için o kadar süre harcanır, genellikle daha fazla zaman tüketilir. Parkinson bu yasayı, bürokratik kurumların büyümesini ve verimsizliğini anlatan bir yazısında dile getirmiştir.

Parkinson Yasası'nın Temel İlkeleri

1. Zamanın Aşırı Kullanılması: Bir işin tamamlanması için ayrılan süre arttıkça, işi tamamlamak için harcanan süre de artar. İnsanlar, verilen süreyi tam olarak kullanmaya eğilimlidirler.

2. Bürokratik Büyüme: Parkinson, yasayı sadece bireylerin iş yönetiminde değil, bürokratik sistemlerde de gözlemlemiştir. Bir organizasyon büyüdükçe, genellikle işler daha yavaş ilerler ve daha fazla insan görev alır. Bu, verimliliği azaltan bir etkiye sahip olabilir.

3. Verimlilik ve Kaynak Kullanımı: İşlerin yapıldığı sürelerin genellikle gereksiz şekilde uzaması, kaynakların kötü yönetildiği ve aşırı bürokratikleşme sonucu verimliliğin düştüğüne işaret eder.

Parkinson Yasası'nın Günlük Hayattaki Uygulamaları

• Proje Yönetimi: Eğer bir proje için belirli bir süre verilirse, insanlar bu süreyi doldurmak için gereksiz ek işler yapabilirler. Örneğin, bir göreve 2 hafta süresi verilen bir kişi, o işi aslında 1 haftada bitirebilecek olsa bile, 2 hafta boyunca çalışmaya devam edecektir.

• İş Yerinde Verimlilik: Eğer bir iş için çok fazla zaman ayrılırsa, çalışanlar bu süreyi gereksiz yere uzatabilirler. Örneğin, bir rapor hazırlamak için 1 gün ayrılmışsa, bu raporun tamamlanması 1 günde olurken, 3 gün verilirse, rapor hazırlanma süresi daha uzun olabilir.

• Bürokrasi ve Yönetim: Parkinson, bürokratik sistemlerde de aynı ilkenin geçerli olduğunu belirtmiştir. Bir kurum büyüdükçe, bürokratik engellerin de arttığını ve insanların işleri daha yavaş yapmaya başladığını gözlemlemiştir.

Parkinson Yasası'na Karşı Alınabilecek Önlemler

1. Sürekli Zaman Kontrolü: İşlerin zamanında bitmesi için belirli bir sürenin harcanması gerektiği düşüncesini aşmak için, verilen sürelere sıkı bir şekilde uyulması ve zamanın iyi yönetilmesi sağlanmalıdır.

2. Kısa Süreli Hedefler Belirlemek: Kısa süreli hedefler belirlemek, işlerin daha verimli yapılmasına yardımcı olabilir. İnsanlar, kısa süreli hedeflerle daha odaklanmış ve verimli çalışabilirler.

3. Bürokratik Engelleri Azaltmak: Bürokratik engelleri ortadan kaldırmak veya basitleştirmek, daha hızlı kararlar almayı sağlar ve işlerin daha hızlı yürütülmesine yardımcı olur.

Sonuç

Parkinson Yasası, özellikle zaman yönetimi ve verimlilik konularında önemli bir kavramdır. Bu yasa, zamanın doğru yönetilmesi gerektiğini ve gereksiz bürokratik engellerin ortadan kaldırılmasının verimliliği artıracağını vurgular. İşleri verimli bir şekilde tamamlamak için zamanı etkili bir şekilde kullanmak ve gereksiz zaman kayıplarından kaçınmak esastır.