AYÇİÇEĞİ-1 - SO

Son Güncellemeler

AYÇİÇEĞİ-1

Ayçiçeği (Helianthus annuus) 

Ayçiçeği, içinde bulundurduğu %50 oranındaki yağ miktarından dolayı en önemli yağ bitkilerinden biridir. Aynı zamanda insan sağlığı açısından, beslenme değeri yüksek olan bir yağa sahiptir.  Genellikle yemeklerde ve kızartmalarda kullanılsa da bitkisel yağlarla karıştırılarak yemeklik ve sofralık margarin olarak da kullanılmaktadır. Dünya üzerinde yağ kullanımın % 12’sini karşılayan ayçiçeği ülkemizde de kullanılan bitkisel yağlar içinde % 50 ’lik bir dilime sahiptir. Yurdumuzda yıllık yaklaşık olarak 350 bin ton ayçiçeği  üretilmektedir.

ayçiçeği

Sadece yağ olarak değil yağ çıktıktan sonra geriye kalan posası da karma yem olarak soya küspesi haline getirilerek kullanılır. Ayçiçeğinde bulunan linoleik yağ asidi sayesinde yağlı boya yapımında kullanılmaktadır. Ayrıca kâğıt, plastik, sabun ve kozmetik gibi ürünlerin ham maddesi olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde yaygın olarak çerez halinde de kullanımı bulunmakta olup aynı zamanda kuşyemi olarak da kullanılmaktadır. Aynı zamanda hasat sonrası bitki artıkları yakacak olarak kullanılabilmektedir. Zaman zaman soya ve mısır gibi bitkilerle beraber ekilerek hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. Özellikle çapa bitkisi olması sayesinde ekim nöbeti bitkisi olarak kullanılabilir. Kendisinden sonra ekilecek olan bitkiye temiz bir bahçe ve iyi havalanmış bir toprak bırakmaktadır.

İklim İsteği

Karasal ve ılıman iklim kuşaklarında yetişebilmekte olan ayçiçeği bitkisi iyi bir adaptasyon yeteneğine sahiptir. Neredeyse dünya üzerindeki tüm kıtalarda yetiştiriciliği yapılmaktadır. Her bitkide olduğu gibi ayçiçeğinde de bitkinin istediği iklim ve çevre şartları sağlanmalıdır. Aksi halde verim ve kalitede düşüşler görülmekte hatta yetiştiricilik yapılamamaktadır.

Çok yüksek ya da çok düşük sıcaklıklara karşı direnç sahibi olan ayçiçeğinin toplam sıcaklık isteği 2600-2800 °C dır dır. Tohumların çimlenebilmesi için yaklaşık olarak 4 °C sıcaklık gerekmektedir. Toprak sıcaklığının artması çimlenme hızını arttıracağı için en iyi ve en hızlı çimlenme sıcaklıkları 10-12 °C’dir. Toprağın bu sıcaklıklar gelmesi ile birlikte ekimler yapılmaya başlanmaktadır. Erken ekimden kaçınılmalıdır. İlk yaprakların çıktığı dönemde -5 °C’ye kadar dayanıklılık göstermekte olup yaprak sayısı ve bitki boyu arttıkça bu dayanıklılık da azalmaktadır. Bitki gelişimi için en ideal hava sıcaklıkları 24-28 °C dır dır. Kuraklığa her kültür bitkisinin dayandığı kadar dayanabilmektedir.

Köklerinin 2 metreye kadar inebilmesi ayçiçeğinin suyu daha verimli kullanmasını sağlamakla beraber daha az su stresine girmesine sebep olur. Yıllık 500-600 mm yağış ayçiçeği için yeterli olacaktır fakat bu yağışların bitki gelişim sürecine dağınık bir şekilde olmalıdır.

Ayçiçeği Toprak isteği

Toprak yapısı açısından seçici olmayan ayçiçeği kumlu, killi gibi farklı toprak yapılarında yetişebilmektedir. Önemli olan topraktaki bitki besin maddelerinin oranıdır. Derin ve zengin topraklarda çok daha iyi verim ve kalite alınabilir. Toprak pH derecesi 6 – 7,2 arasında olması yetiştiricilik için yeterlidir. Taban suyu yüksek araziler ve drenaj sorunu olan araziler yetiştiricilik için tercih edilmemelidir. Ayrıca toprakta bulunan tuz oranı bitkide bulunan yağ oranını da azalmaktadır.

Toprak Hazırlama

Ön bitkinin kalkmasıyla beraber haziran ya da sonbaharda tarlada derin sürüm yapılmalı ve kültivatörle karıştırılmalıdır. Genellikle ayçiçeği nemli toprağa ekilmektedir. Toprak önce nemlendirilip daha sonra ekim yapılmalıdır. İkinci ürün olarak dikilecekse topraktaki bitki artıkları toplanılmalı, sulama ile toprak tavına getirilmeli daha sonra toprak işlenerek ekim yapılmalıdır.

Ayçiçeği Yetiştiriciliğinde Gübreleme

Her bitkide olduğu gibi ayçiçeği bitkisi de yetiştiği arazideki topraktan bir miktar besin maddesi almaktadır. Bu besin maddesi o dönemdeki verim ve kaliteye göre azalma gösterebilir. Bu azalan besin maddesinin yerine getirilmesi için gübreleme yapmak gerekir. Ne kadar gübreleme yapacağımızı öğrenmek için kesinlikle toprak analizi yapmamız gerekmektedir.

Ayçiçeği topraktan en çok azot ve potasyum elementlerini almaktadır. Özellikle azotlu gübreler ikiye bölünerek ekimle beraber ve çiçeklenme döneminden hemen atılmalıdır. Dekara yaklaşık 1 kg azot bitki için yeterli olacaktır. Fosforlu gübrede azotlu gübre gibi dekara 1 kg olacak şekilde atılmalı hepsi ekimle beraber ya da ekimden sonra atılabilir. Bitki en çok azot ve potasyumu kullanmasına rağmen potasyumlu gübreleme önerilmemektedir. Bunun sebebi ülke topraklarımızın yeterli miktarda potasyumlu olmasıdır.

Ekim

Ayçiçeği için en uygun dikim zamanı Şubat-Mart aylarıdır. Ekimde geç kalmak verimi düşürebilmektedir. Genellikle tohumun pahalı olmasından dolayı mibzer kullanılarak ekimler yapılmaktadır. Sıra arası mesafesi 65-70 cm, sıra üzeri ise 30-35 cm arasında değişmektedir. Tohumun boyutuna bağlı olarak normal mibzerle dekara 2-3 kg tohum gitmekte iken havalı mibzerde bu oran 500-700 grama kadar düşmektedir.

Bakım

Ayçiçeği bitkisinin genç döneminde yabancı otlardan çok fazla etkilenmektedir. Bu nedenle yabancı ot mücadelesi kesinlikle yapılmalıdır. 4-6 yapraklı dönemde ilk çapa, bitkiler 30 cm olduğunda ise ikinci çapa yapılarak aynı zamanda boğaz doldurma işlemi de yapılmalıdır. Çapalama yapılırken dikkat edilmesi geren şey derin çapa yapılmamalıdır bitki saçak köklü olduğu için kökler zarar görebilir aynı zamanda üst gübreleme yapılmadı ise çapalama sırasında gübreleme de yapılabilir.

Sulama

Kuraklığa dayanıklı olmasına rağmen  sulama imkanı bulunan tarlalar da yapılan yetiştiricilikte önemli verim artışları görülmektedir. Bitkinin en çok su ihtiyacı olduğu dönem tabla oluşumundan çiçeklenmeye kadardır. Bu dönemde bitki, su stresine sokulmamalıdır. Yıllık yağış miktarının 600 mm’yi bulduğu bölgelerde sulama ihtiyacı bulunmamaktadır. Kurak geçen dönemlerde 3-4 sulama yapılması yetiştiricilik için yeterli olacaktır. İlk sulama tabla oluşumunda, ikinci sulama çiçeklenme, üçüncü sulama süt olum döneminde olmalıdır.

Ayçiçeği Hasadı ve Harman

Genellikle ekimden 120 gün sonra olgunluğa ulaşan ayçiçeği Ağustos ayında hasat edilmeye başlamaktadır. Hasat döneminin geldiğini anlamak için bitki sap ve yapraklarının sararmasına, tablada bulunan çiçeklerin ve yaprakların kahverengi bir hal almasına bakılmalıdır. Hasat tohumlar tamamen kurumadan yapılmalıdır. Hasat geç kalır ve tohumlar kurur ise yere dökülebilir ya da kuş zararı ortaya çıkabilir.

ayçiçeği
Hasat elle ya da makineyle yapılabilmektedir. Makine ile yapılan hasatta normal buğday hasadında kullanılan biçerdöverler ile yapılmaktadır. Ancak doğru ayarlamalar ve doğru hasat zamanı seçilmez ise hasatta %50 ye varan kayıplar gerçekleşmektedir. Makinenin ayçiçeği için ayarlamalarının yapılması gerekmektedir. Tohumların iyice kuruması ve rutubet oranının % 10’lara düşmesi gerekmektedir. Makine saatte 5-8 km hız ile gitmekte ve yaklaşık biçme yüksekliği 30-60 cm olmaktadır.

El ile yapılan hasatta ise sararan tablalar orak yardımı ile kesilerek römorklara doldurulur ve harman yerine götürülür. Kesilen tablalar iyice kurtulduktan sonra tablalar dövülerek, iki tabla birbirine sürtülerek ya da hasat makinesine koyularak hasat edilir. Hasattan sonra elde edilen tohumlar temizlenmektedir. Rutubet oranı yüksek ise düşürmek için kurutulur.

Ayçiçeği Kurutma ve Depolama

%10 ‘un üzerinde rutubet oranına sahip tohumların hepsine kurutma işlemi uygulanmalıdır. Bu işlem güneşin altına serilerek yapılacağı gibi özel kurutma fırınlarında da yapılmaktadır. % 10’un altına düşen tohum nemi, hava nemi ile dengelenmelidir. Depolanacak olan alanlarda havadaki nem oranı maksimum % 75 olmalıdır. Bu oranın üzerinde olan depolamalarda tohum kalitesi düşmekte ve çürümeler meydana gelmektedir. Genellikle özel silolarda ve depolarda saklamakta olup dökme olarak bulunmaktadır. Depo içerisindeki sıcaklık ve nem oranları depo koşulundaki tohumların kalitesini korumak amacıyla çok önemlidir.

Depolamada diğer bir husus ise havalandırma işlemidir. Dökme halde bulunan ayçiçeği tohumları sıcaklık ve nem ile kızışabilir. Bu kızışmayı önlemek amacıyla depo içerisindeki havalandırmaya çok dikkat edilmelidir. Aynı zamanda bozulmuş olan tohumların diğer tohumları da bozmaması için  hemen depo içerisinden çıkarılması gerekmektedir.

No comments:

Post a Comment

Yorumunuz İçin Teşekkürler

Powered by Blogger.