GÜZELAVRATOTU (Atropa belladonna L. (Syn: A. caucasica Kreyer)
İngilizce Adı: Deadly nightshade, belladonna
Mahalli Adları: Güzelavratotu
BİTKİ HAKKINDA GENEL BİLGİ:
Solanaceae familyasının bir türü olan bu bitki besince zengin ve çoğunlukla kireçle gevşek ılımlı humuslu ve kayınların yetişebildiği bölgelerin nispeten daha ılımlı iklime sahip yerlerinde yetişen çok yıllık bitkidir. İyi hazırlanmış, sulanmış, özellikle nitratlı ve fosfatlı gübrelerle gübrelenmiş topraklara tohumları ekilmek suretiyle kültüre halde yetiştirilir.
Dünyada, Orta ve Güney Avrupa'da, Kuzey Afrika’da, Kafkasya, Ukrayna ve Kırım bölgelerinde, İran, Pakistan, Kuzey Amerika ve Türkiye'de yayılış göstermekte olup, Kravse (1939) bu bitkin Avrupa dan Türkiye'ye buradan da İran’a geçtiğini bildirmektedir.
Ülkemizde ise, Kırklareli (Demirköy civarı), Bolu (Abant), Balıkesir (Alaçam ormanları), İstanbul, Kastamonu, Kütahya, Trabzon (Zigana dağları), Sinop’ta Ayancık ormanlarında, Zindançayı vadisinde 450 m. den başlayarak yukarılara doğru, Artvin de Hopa yolu civarında, Güneyde Toros dağı etekleri, Hatay da Nur dağı eteklerinde yayılış göstermektedir.
BİTKİNİN TEŞHİSİ:
2. m.ye kadar boylanan çok yıllık bir bitkidir. Dalları küt köşeli, üst kısımları ince tüylüdür. Yapraklar 15 cm. ender olarakta 25 cm. uzunluğunda, 8-10 cm. genişliğinde, bütün kenarı yumuşak, ince, yumurta şeklinde ve sivri uçludur. Alt yapraklar almaşık dizilişli, üsttekiler ise biri büyük diğeri küçük olmak üzere iki yaprak bir arada bulunmaktadır Çiçekler bu yaprakların koltuğundan kısa bir sapla çıkmaktadır. Yaprak damarları üst yüzde az belirgin ait yüzde ise fazla belirgin olup, yaprakların üstü yüzü yeşil veya esmerimsi yeşil, alt yüzleri ise daha açık yeşil renktedir. Çiçeklerin iç yüzleri kirli sarı, dış yüzü ise kahverengimsi menekşe renginde ve damar yaprakların koltuğundan kısa bir sapla çıkmış durumda ve sarkıktır. Mayıs-Eylül ayları arasında açan çiçekleri tek tek veya ikisi bir arada bulunur çiçekler meyvenin olgunlaşması sırasında açılarak meyveyi korurlar. Meyveler önceleri yeşil daha sonra karamsı parlak renkte (kara kiraza benzer) etli ve çok tohumludur. Tohumlar kahverenginde böbrek biçiminde ve üst yüzü siğilli yapıdadır.
DİĞER BİTKİLERLE KARIŞTIRILMASI:
Atropa belladonne L. yaprakları öğütülmüş halde iken genel olarak (Ailnnthus), kokarağaç ve (Sambucus) Mürver türlerinin yaprakları İle karıştırılmaktadır. Bütün halde iken büyük ayrıcalıklar gösterdiğinden kolaylıkla ayırt edilebildikleri halde, toz halindeki bir karışımda bu türler ancak mikroskobik muayeneler sonucunda ayırt edilebilirler.
KULLANILAN BÖLÜMLERİ:
Yaprakları, kök sapı, kökleri ve meyveleri.
TOPLAMA ZAMANI VE ŞEKLİ:
Atropa belladonn L. nin yaprakları, bitkinin çiçek açma döneminde veya çiçek açmadan kısa bir süre önce 2 cm’den uzun olmayan yaprak saplarıyla birlikte kesilerek toplanır, bu dönemde alkoloid miktarı çok fazladır. Yaprakları tamamen toplanan bitkinin hayatiyetini sürdürmesi imkânsız olduğundan yapraklar toplanırken bitkinin bütün yapraklarının toplanmaması gerekmektedir. Yaprakların zehirli olması sebebiyle ellerinde yara olan kimselerin toplama yapmasına izin verilmemelidir. Kökler ve kök sapları ise iki veya üç yıllık bitkilerin, çiçek açmadan önce (tomurcukta iken) topraktan çıkarılarak toplanması şeklinde olur. Köklerin hasat zamanı için Ağustos-Eylül ayları en uygun zamandır. Saplar, bitkinin çiçek açmaya başlamasından, meyve tutmasına kadar geçen zaman zarfında ve genellikle bitkinin alt yapraklarının toplanmasından sonra bitkinin üstünden itibaren 20-30 cm. kesilerek toplanır. Meyveler ise sonbahar aylarında toplanmaktadır.
KURUTMA ŞEKLİ VE DEPOLANMASI:
Toplanan yaprakların içinde bulunan sararmış yapraklar, dallar ve diğer yabancı maddeler temizlenerek gölgede, sık sık çevrilerek ya da 40°C’deki etüvlerde 24 saat zarfında kurutulur, kurutmanın madde kaybını önlemek amacıyla tekniğine uygun olarak ve en kısa sürede yapılması gerekmektedir. İyi bir kurutma sonucunda 7-8 kg. yaş yapraktan 1 kg. kuru yaprak elde edilmektedir. Kuru yapraklar paketlemeden önce 1 gece açıkta bırakılarak havalandırılır ve sonra standart ağırlıkta balyalar halinde paketlenir. Zehirli oldukları için de depolamada dikkat edilecek en önemli husus, zehirli olmayan bitkilerden ayrı depolanması ve çuvalların etiketlenmesidir. Depolamanın havalandırılabilen, kapalı, rutubetsiz yerlerde yapılması gerekmektedir.
Kökler de güneş altında, mümkün olan en kısa sürede karıştırılarak kurutulur. Ya da 50°C’deki fırınlarda kurutma yapılır. Ortalama olarak 5-6 kg. taze kökten iyi bir kurutma sonucunda 1 kg. kuru kök elde edilir. Kurutulmuş bitkiler standart ağırlıktaki torbalara konularak, zehirli olmayan bitkilerden ayrılarak depolanır.
Bitkinin sapları ise, gölgede karıştırılarak kurutulur. Ortalama olarak 78.3 kg. taze saptan 1 kg. kuru sap alınmaktadır. Depolama ise diğer bölümlerde olduğu gibi standart ağırlıkta balyalanarak zehirsiz bitkilerden ayrı yerde yapılmalıdır.
ETKEN MADDELERİ VE BULUNMA ORANLARI:
Bitkinin yaprak ve sapları % 1 alkoloid ihtiva eder. Bu alkoloid; 1- kiossiamin, atropamin, atropin, N-metilpirolidin, piridin, asparagin, filosterin vs. den oluşmaktadır. Kökler ise, %1 kadar kiossiamin taşımaktadır. Bu bitkiden elde edilen alkoloidlerin % 80’ini 1-kiossiamin, % 20’sini de atropin, apoatropin vb. teşkil eder.
SANAYİDEKİ KULLANIM ALANI:
Birçok önemli hastalığı tedavi edici özelliği olan bu bitki yüksek oranda atropin ihtiva etmesi sebebiyle kimya ve ilâç sanayiinde oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır. Güzelavratotu özellikle Parkinson (merkezi sinir sistemi) hastalığı, hemoroit ve göden çatlakları, guatr tedavisinde kullanılan ilâçların yapımında kullanıldığı gibi bitkiden elde edilen muhtelif preparatlar uzun yıllardır uyku hastalığı, astım, veremlerde ter kesici, antispazmatik, böbrek taşlarını düşürücü olarak, aynı zamanda mide ve barsak hastalıklarına karşı başarıyla kullanılmaktadır. Extraktından ise kızıl hastalığına karşı ve bu hastalıktan koruyucu olarak yararlanılır. Ayrıca yapraklarından çok güzel bir yeşil renk elde edilir ki bu da minyatür resimcilikte kullanılır.
HALK ARASINDAKİ KULLANIM ALANI;
Halk arasında da yaygın olarak kullanıldığı bilinen bu bitkinin, zehirli olması sebebiyle doktor nezaretinde kullanılması gerekmektedir. 10-12 meyve 0.06-0.1 gr. atropin ihtiva eder ki, bu doz da yetişkin bir insanı öldürebilecek güçtedir. Buna rağmen, halk arasında boğmaca, sinir, mide ve barsak hastalıkları, böbrek taşları ve kalp rahatsızlıklarına karşı kullanılır. Şurubundan çocukların ferahlatılarak sakinleştirilmesinde yararlanılır.
Tıbbi olarak kullanımının yanında meyve ya da yapraklardan elde edilen öz suyu hanımlar yüzlerini beyazlatmada kullanmaktadırlar.
DROG OLARAK ÖZELLİKLERİ:
Sinirleri yatıştırıcı, böbrek taşlarını düşürücü kalp rahatsızlıklarında kan deveranını düzenleyici, hemoroit ve guatra karşı tedavi edici özellikleri vardır
No comments:
Post a Comment
Yorumunuz İçin Teşekkürler