Sürdürülebilir Arazi Yönetimi Ne Demek?

Sürdürülebilir arazi yönetimi (Sustainable land management)

1) Toprak, su, hayvan ve bitkiler dahil, arazi kaynaklarının insanların değişen ihtiyaçlarını  karşılayacak  ürünleri sağlayacak, şekilde ve  aynı zamanda bu kaynakların  üretici potansiyelinin uzun dönemde  korunmasını ve çevresel işlevlerinin devamlılığını garanti altına alacak şekilde kullanılması.

2) Arazi, su ve bitki örtüsünün arazi bazlı üretim sistemlerini hem şimdiki nesil hem de gelecek  nesiller  için yeterli derecede destekleyeceği  şekilde yapılan arazi  kullanım uygulamalarıdır.   Sürdürülebilir   arazi  yönetimi' etkilenen toplumların ekonomik ve sosyal refahının artmasını, ekosistemden sağlanan  hizmetlerin  sürmesini  ve iklim  değişikliğini  yönetmeye  yönelik uyarlanabilir kapasitenin güçlenmesini amaçlar."

Sürdürülebilir arazi yönetimi, doğal kaynakların korunarak, çevresel, ekonomik ve toplumsal ihtiyaçları dengeleyecek şekilde arazilerin uzun vadeli kullanımı ve bakımıdır. Bu yaklaşım, ekosistemlerin sağlığını koruyarak, toprak verimliliğini artırarak ve biyoçeşitliliği destekleyerek, insan faaliyetlerinin çevre üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirir.

Sürdürülebilir Arazi Yönetiminin Temel Prensipleri:

1. Çevresel Koruma:Arazinin verimliliğini korumak için toprak erozyonunu, su kirliliğini ve habitat kaybını önlemeye yönelik stratejiler uygulanır. Bu, suyun korunması, toprak sağlığının iyileştirilmesi ve doğal yaşam alanlarının sürdürülebilirliği ile sağlanır.

2. Ekonomik Verimlilik:Arazi kullanımı, ekonomik açıdan da verimli olmalıdır. Bu, tarım, orman, hayvancılık gibi sektörlerin kaynakları aşmadan ve doğal dengeyi bozmadan sürdürülebilir bir şekilde yapılmasını sağlar. Üretim faaliyetleri, doğal kaynakların tükenmesini engelleyecek şekilde tasarlanır.

3. Toplumsal İhtiyaçlar:Sürdürülebilir arazi yönetimi, insanların yaşam kalitesini artırmayı hedefler. Yerel halkın gelir elde etmesi, gıda güvenliği, su erişimi ve yaşam alanlarının korunması sağlanır. Ayrıca, yerel toplulukların karar alma süreçlerine dahil edilmesi önemlidir.

Sürdürülebilir Arazi Yönetimi Uygulamaları:

1. Erozyon Kontrolü ve Toprak Koruma:Arazilerin aşırı işlenmesi veya yanlış sulama teknikleri ile toprak kaybını önlemek için koruma yöntemleri (örneğin, teraslama, örtü bitkileri kullanımı) uygulanır.

2. Tarımda Sürdürülebilir Uygulamalar:Organik tarım, çeşitlendirilmiş ekosistemler, yerel bitki türlerinin kullanımı gibi yöntemlerle tarım yapılır. Tarımda kimyasal gübre ve pestisitlerin aşırı kullanımı engellenir.

3. Su Yönetimi:Su kaynakları verimli ve tasarruflu bir şekilde kullanılır. Sulama yöntemleri optimize edilir ve su kaynaklarının korunmasına yönelik önlemler alınır.

4. Biyolojik Çeşitliliğin Korunması:Çeşitli ekosistem türleri ve canlılar korunarak biyolojik çeşitlilik artırılır. Tarım ve orman alanlarında doğal habitatların tahrip edilmesi önlenir.

5. Enerji Verimliliği:Arazilerin yönetimi, enerji verimliliğini artırmak için yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı sistemler (güneş, rüzgar) içerebilir.

6. Atık Yönetimi:Tarımsal ve endüstriyel atıkların yönetimi, geri dönüşüm ve doğal döngülere uygun şekilde yapılır. Bu, toprağın kirlenmesini engeller.

Sürdürülebilir Arazi Yönetiminin Faydaları:

1. Toprak Verimliliğinin Artırılması:Sürdürülebilir arazi yönetimi, toprak erozyonunu engeller ve toprağın uzun vadede verimli kalmasını sağlar.

2. Su Kaynaklarının Korunması:Suyun daha verimli kullanılması, yeraltı su kaynaklarının tükenmesini engeller ve su kirliliği riskini azaltır.

3. Biyoçeşitliliğin Desteklenmesi:Ekosistemlerin korunması, biyoçeşitliliği destekler ve ekolojik dengeyi sağlar.

4. Ekonomik Sürdürülebilirlik:Tarım, hayvancılık ve ormancılık gibi sektörler daha verimli ve karlı hale gelir, aynı zamanda doğal kaynaklar tükenmeden uzun vadeli gelir elde edilir.

5. İklim Değişikliğiyle Mücadele:Doğal kaynakların dengeli kullanımı, sera gazı emisyonlarının azaltılmasına yardımcı olur ve iklim değişikliğinin etkilerini azaltır.

Sonuç olarak:

Sürdürülebilir arazi yönetimi, doğanın ve insan ihtiyaçlarının dengede tutulduğu bir yaklaşımı ifade eder. Bu yöntem, çevresel sağlığı korurken, ekonomik kazanç sağlamayı ve toplumsal refahı artırmayı hedefler. Uzun vadede doğal kaynakların korunması, biyolojik çeşitliliğin sürdürülmesi ve ekosistem hizmetlerinin devamlılığı için temel bir yaklaşımdır.